Suriye’de Ağustos ayında birinci olayları tespit edilen kolera salgını yayılmaya devam ediyor.
Birleşmiş Milletler’in (BM) bugün Suriye Sıhhat Bakanlığı’ndan aktardığına nazaran, şimdiye kadar ülkenin farklı bölgelerinde toplam 29 kişi koleradan hayatını kaybetti.
BM bunun Suriye’de yıllardır yaşanan en makûs salgın olduğunu tabir etti.
Sağlık Bakanlığı, süratli test sonuçlarına nazaran, salgın başladığından bu yana 338 hadise tespit edildiğini bildirdi.
Vakaların 230’u, 25 kişinin hayatını kaybettiği Halep’te bulunuyor.
BM bu ay başı yaptığı açıklamada salgının Fırat Irmağı’ndan içilen sudan başladığını düşündüklerini belirtmişti.
BM Suriye Yerleşik ve İnsani Yardım Koordinatörü İmran İstek, durumun ciddiyetine dikkat çekerek bunun hem Suriye’yi hem bölgeyi tehdit ettiğini tabir etmişti.
Ardından bölgede süratli test ve aşı uygulamaları ağırlaştı.
Salgın, muhaliflerin ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) denetimindeki kuzey ve kuzeybatı Suriye’de de yayılıyor.
ABD merkezli yardım kuruluşu Milletlerarası Kurtarma Komitesi (IRC) ülkenin kuzeydoğusunda, salgının başından bu yana hadise sayısının 2092’ye çıktığını bildirdi. Ayrıyeten resmi hadise sayısının az gösterildiğinden korkulduğu da söz edildi.
Dünya Sıhhat Örgütü (WHO), 2009’dan bu yana kolera görülmeyen bölgede pak içme suyuna ulaşamamaktan kaynaklanan ishal, berbat beslenme ve deri hastalıklarının arttığını belirtiyor.
Savaşın halihazırda ziyan verdiği altyapıya ek olarak iklim krizi ve su düzeylerinin azalması ülkede pak su kıtlığına yol açıyor.
Suriye’de Ağustos ayında birinci olayları tespit edilen kolera salgını yayılmaya devam ediyor.
Birleşmiş Milletler’in (BM) bugün Suriye Sıhhat Bakanlığı’ndan aktardığına nazaran, şimdiye kadar ülkenin farklı bölgelerinde toplam 29 kişi koleradan hayatını kaybetti.
BM bunun Suriye’de yıllardır yaşanan en makûs salgın olduğunu tabir etti.
Sağlık Bakanlığı, süratli test sonuçlarına nazaran, salgın başladığından bu yana 338 hadise tespit edildiğini bildirdi.
Vakaların 230’u, 25 kişinin hayatını kaybettiği Halep’te bulunuyor.
BM bu ay başı yaptığı açıklamada salgının Fırat Irmağı’ndan içilen sudan başladığını düşündüklerini belirtmişti.
BM Suriye Yerleşik ve İnsani Yardım Koordinatörü İmran İstek, durumun ciddiyetine dikkat çekerek bunun hem Suriye’yi hem bölgeyi tehdit ettiğini tabir etmişti.
Ardından bölgede süratli test ve aşı uygulamaları ağırlaştı.
Salgın, muhaliflerin ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) denetimindeki kuzey ve kuzeybatı Suriye’de de yayılıyor.
ABD merkezli yardım kuruluşu Milletlerarası Kurtarma Komitesi (IRC) ülkenin kuzeydoğusunda, salgının başından bu yana hadise sayısının 2092’ye çıktığını bildirdi. Ayrıyeten resmi hadise sayısının az gösterildiğinden korkulduğu da söz edildi.
Dünya Sıhhat Örgütü (WHO), 2009’dan bu yana kolera görülmeyen bölgede pak içme suyuna ulaşamamaktan kaynaklanan ishal, berbat beslenme ve deri hastalıklarının arttığını belirtiyor.
Savaşın halihazırda ziyan verdiği altyapıya ek olarak iklim krizi ve su düzeylerinin azalması ülkede pak su kıtlığına yol açıyor.
