Diyarbakır Barosu Lideri Nahit Eren
Diyarbakır Barosu, Lider Nahit Eren, idare heyeti üyeleri Zuhal Işık, Serdar Özer, Seyit İstek Karakaş, Mehmet Fazilet, Ali İsmet Girgin, Diyar Rüknedin Çetedir, Mehdi Özdemir, Hikaye Çakmak, Hatice Demir ve Atilla Berk hakkında soruşturma açılması için Adalet Bakanlığı’nın müsaade verdiği duyurdu.
Açıklamada, “Baro Lideri ve YK üyelerimiz hakkında ‘Ermeni Soykırımı Açıklaması’ nedeniyle Adalet Bakanlığı soruşturma müsaadesi vermiştir. Açıklamalarımız kimin ne dediği ve ne yapacağına bakılmaksızın tarihi tavrımızın tekrarından ibarettir. Soruşturma tehditleri bizleri bu tarihi tavırdan alıkoyamaz” denildi.
“Hakikat ortaya çıkarılsın”
Diyarbakır Barosu 24 Nisan’da “Büyük Felaketin Acısını Paylaşıyoruz” başlıklı bir açıklama paylaşmıştı. Açıklamada, “Diyarbakır Barosu olarak, Ermeni toplumuna karşı işlenen cürümlerin kanıtlarının ortaya çıkarılması ve yeryüzüne dağılmış Ermeni komşularımızın ruhlarının huzura ermesi için ‘hakikatin açığa çıkarılması’ sürecinin başlatılması davetinde bulunuyoruz. Diyarbakır Barosu bir hukuk örgütü olmanın sorumluluğuyla kelam konusu devirde yaşananların ve kardeş Ermeni halkına uygulanan vahşete ait hakikatin ortaya çıkması ismine elinden geleni yapmaya hazırdır. Medz Yeghem’in, Fermana Fıla’nın, Büyük Felaket’in kurbanlarını rahmetle anıyor, Ermeni toplumunun acısını bir defa daha paylaşıyoruz” sözlerine yer verilmişti.
Beraat etmişlerdi
Diyarbakır Barosu tarafından 2016 ve 2018 yıllarında yapılan 24 Nisan açıklamalar ve hazırlanan raporlar nedeniyle de devrin baro Lideri ve idare şurası hakkında TCK 301’den dava açılmıştı. Mahkeme, “Ermeni soykırımı” ve “Kürdistan” demenin kanunlara nazaran cürüm olmadığına karar vermiş, yargılananlar beraat etmişlerdi.
TCK 301: (1) Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve Devletin yargı organlarını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar mahpus cezası ile cezalandırılır.
(2) Devletin askerî yahut emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, birinci fıkra kararına nazaran cezalandırılır.
(3) Tenkit emeliyle yapılan fikir açıklamaları hata oluşturmaz.
(4) Bu cürümden ötürü soruşturma yapılması, Adalet Bakanının müsaadesine bağlıdır.
