Ünlü direktör Reis Çelik’in moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşi, CSO Ada Ankara Mavi Salon’da ‘Sinemada Star Olmak’ başlığıyla gerçekleştirildi. Hülya Koçyiğit, sinema kesimine birinci girişini, “Usta direktör Metin Erksan, ‘Susuz Yaz’ sinemasına oyuncu seçerken annem kendisine beni anlatmış ve biz tanıştık. Kendisi benim fotoğraflarımı çekti ve ‘Tamam’ dedi. Sinemanın memleketler arası muvaffakiyetinden sonra benim adım da duyulmaya başlandı” kelamlarıyla anlattı.
“ÇOK SIKINTI KURALLARDA ÇALIŞTIK”
“Bir oyuncunun rolüne hazırlanabilmesi için o karakteri yalnızca gözlemlemesi yetmez, o karakteri büsbütün bilmesi gerekir” diyen Koçyiğit, Yeşilçam’ın teknik altyapı eksikliği ve olanaksızlıklarına değindi: O vakit ulaşım otobüsle oluyor, köylerde otel yoktu, köy konutlarında konuk ediliyorduk. Çok sıkıntı koşullarda çalıştık.
Usta sanatçı, sinemada yapılan işlerle ilgili çok umutlu ve memnun olduğunu belirterek, “Gençler çok cesurlar, girişkenler ve özgüvenliler. Sinema ismine çok umutluyum. Bizim sinema yaptığımız devirdeki imkansızlıklar içerisinde değiller. Dijital üzere bir imkanları var. Maddi imkanlar, teknolojik imkanlar fazla ve dünyayla bağlantı mümkün” sözlerini kullandı.
“GÖZLERİME İNANAMIYORUM”
Ankara’nın hayatındaki yerine değinen Koçyiğit, “Ankara’da iki periyot okudum. Lise dönemimde de Ankara’ya gelmiştim. Ankara benim için arkadaşlık, dostluk. Benim için Ankara çok şey ve her fırsatta da geliyorum buraya. Benim okuduğum yıllardan sonra o kadar çok değişmiş ki gözlerime inanamıyorum. Elbette çok çağdaş bir kent olmuş, hepinize teşekkür ediyorum” formunda konuştu.
“BOL BOL ÖĞRENİN”
“Sanat iltifata natüreldir. Sanat ilgi görmezse kaçar. Bugünün gençlerini burada görmek çok hoşuma gitti” diyen usta oyuncu, şu açıklamayı yaptı:
Bir insanın en hoş devri talebelik periyodudur. Hayata hazırlandığınız bu yıllar en değerli yıllarınız. Birçok şeyi öğrenmek için bu yıllardasınız. Pahasını bilin.
Söyleşinin akabinde Cer Modern’de Kamera Gerisi Sergisi’ni Reis Çelik ile birlikte gezen Hülya Koçyiğit, kendi fotoğraflarını görünce o günleri yad etti.
Ünlü direktör Reis Çelik’in moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşi, CSO Ada Ankara Mavi Salon’da ‘Sinemada Star Olmak’ başlığıyla gerçekleştirildi. Hülya Koçyiğit, sinema kesimine birinci girişini, “Usta direktör Metin Erksan, ‘Susuz Yaz’ sinemasına oyuncu seçerken annem kendisine beni anlatmış ve biz tanıştık. Kendisi benim fotoğraflarımı çekti ve ‘Tamam’ dedi. Sinemanın memleketler arası muvaffakiyetinden sonra benim adım da duyulmaya başlandı” kelamlarıyla anlattı.
“ÇOK SIKINTI KURALLARDA ÇALIŞTIK”
“Bir oyuncunun rolüne hazırlanabilmesi için o karakteri yalnızca gözlemlemesi yetmez, o karakteri büsbütün bilmesi gerekir” diyen Koçyiğit, Yeşilçam’ın teknik altyapı eksikliği ve olanaksızlıklarına değindi: O vakit ulaşım otobüsle oluyor, köylerde otel yoktu, köy konutlarında konuk ediliyorduk. Çok sıkıntı koşullarda çalıştık.
Usta sanatçı, sinemada yapılan işlerle ilgili çok umutlu ve memnun olduğunu belirterek, “Gençler çok cesurlar, girişkenler ve özgüvenliler. Sinema ismine çok umutluyum. Bizim sinema yaptığımız devirdeki imkansızlıklar içerisinde değiller. Dijital üzere bir imkanları var. Maddi imkanlar, teknolojik imkanlar fazla ve dünyayla bağlantı mümkün” sözlerini kullandı.
“GÖZLERİME İNANAMIYORUM”
Ankara’nın hayatındaki yerine değinen Koçyiğit, “Ankara’da iki periyot okudum. Lise dönemimde de Ankara’ya gelmiştim. Ankara benim için arkadaşlık, dostluk. Benim için Ankara çok şey ve her fırsatta da geliyorum buraya. Benim okuduğum yıllardan sonra o kadar çok değişmiş ki gözlerime inanamıyorum. Elbette çok çağdaş bir kent olmuş, hepinize teşekkür ediyorum” formunda konuştu.
“BOL BOL ÖĞRENİN”
“Sanat iltifata natüreldir. Sanat ilgi görmezse kaçar. Bugünün gençlerini burada görmek çok hoşuma gitti” diyen usta oyuncu, şu açıklamayı yaptı:
Bir insanın en hoş devri talebelik periyodudur. Hayata hazırlandığınız bu yıllar en değerli yıllarınız. Birçok şeyi öğrenmek için bu yıllardasınız. Pahasını bilin.
Söyleşinin akabinde Cer Modern’de Kamera Gerisi Sergisi’ni Reis Çelik ile birlikte gezen Hülya Koçyiğit, kendi fotoğraflarını görünce o günleri yad etti.
