Osmaniye’de pazar esnafı Baht Alişan, “Müşteri geliyor, kulağıma fısıldayarak, ‘Yarım kilo erik verir misin’ diyor. Birtakım müşterilerimiz de siyah poşet istiyor. Hem malın az olduğu görünmesin hem de alamayan şahıslar gördükçe canı istemesin diye siyah poşete koymamızı istiyorlar” dedi.
Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde pazar esnafı Mukadderat Alişan, vatandaşın alım gücünün olmadığını lisana getirdi. Alişan, şunları söyledi:
“Ben eriğin kilosunu 10 liraya satıyorum. Müşteri geliyor, geçim güç olduğu için kulağıma fısıldayarak, ‘Yarım kilo erik verir misin’ diyor. Ben vermek zorundayım, ben müşteriyi düşünmek zorundayım. Bugün yarım kilo alan yarın gelir 5 kilo alır durumu olursa. Lakin ben bugün yarım kiloyu vermezsem, yarın o müşteri fazlasını almaz. Yani biz kendimizi düşündüğümüz kadar müşteriyi de düşünüyoruz. Bu eriğin maliyeti Kadirli’ye buraya 7 lira 7,5 lira, biz 10 liraya satıyoruz. Ben bu eriğe 20 lirayı çekersem kimse alamaz.
Bazı müşterilerimiz de siyah poşet istiyor. ‘Hayırdır, siyah poşet ziyanlıdır niye istiyorsunuz?’ diyorum. Hem malın az olduğu görünmesin hem de alamayan şahıslar gördükçe canı istemesin diye siyah poşete koymamızı istiyorlar. Biz de haliyle bunlar için siyah poşet bulundurmak zorundayız. Milletin halinden anlamak istiyoruz anladığımız kadar. Herkes birbirinin halinden anlasa kimse ne aç kalır ne de kimse parasız kalır” dedi.
Esnaf Mehmet Bülbül “Pazarda iş yok, vatandaş perişan, pazarcı perişan. Vatandaşın alım gücü yok. Fiyatlar yüksek geliyor. İnan aldığımıza satamıyoruz. Her hafta ziyan her hafta ziyan. Nereye kadar bu türlü bilmiyorum. 3 kilo mal alacak adam 1 kilo alıyor, yarım kilo alıyor, 2 kilo alacak 1 kilo alıyor. Yani vatandaşın sahiden alım gücü yok. Maalesef acılar içinde yaşıyoruz” dedi.
“Karın tokluğuna çalışıyoruz”
Pazar esnafından Adem Karacüllü “Şu an işlerimiz ne kadar düzgün desek palavra söyleriz maliyetler çok yüksek zira. Evvelki gittiğimiz yerde 100 lira yaktığımız yerde şu an 400 lira yakıyoruz. Evvel getirdiğimiz mesela 10 kasa yüklerken artık 30 kasa malı satamaz olduk. Milletin alım gücü düşük bizim masrafımız 3-4 katına çıkmış şu an yapacağımız pek bir şey yok. Maliyetler yüksek olunca en büyük kasvetimiz o. Onun için maliyetler yüksek olunca yavaş yavaş her halde terk edeceğiz bu işleri. Ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Lakin işte karınca kadarınca fakat karnımızı doyurabiliyoruz, yalnızca ona çalışıyoruz şu an. Yalnızca şükrediyoruz öbür bir şey yok” diye konuştu.
“Cebimizde para yok”
Pazarda alış-veriş yapan vatandaşlardan birisi ise, “Fiyatlar pek yüksek Allah yardım etsin millete” derken diğer bir vatandaş ise, “Cebimizde para yok ki konuşayım. 1 kilo yeşil erik 10 lira, 1 kilo domates 10 lira. Bin 80 lira alıyorum. Bir şey yok, cebimizde para yok’” dedi.
“Karın tokluğuna çalışıyoruz”
Pazar esnafından Adem Karacüllü “Şu an işlerimiz ne kadar uygun desek palavra söyleriz maliyetler çok yüksek zira. Evvelki gittiğimiz yerde 100 lira yaktığımız yerde şu an 400 lira yakıyoruz. Evvel getirdiğimiz mesela 10 kasa yüklerken artık 30 kasa malı satamaz olduk. Milletin alım gücü düşük bizim masrafımız 3-4 katına çıkmış şu an yapacağımız pek bir şey yok. Maliyetler yüksek olunca en büyük külfetimiz o. Onun için maliyetler yüksek olunca yavaş yavaş her halde terk edeceğiz bu işleri. Ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Fakat işte karınca kadarınca lakin karnımızı doyurabiliyoruz, yalnızca ona çalışıyoruz şu an. Yalnızca şükrediyoruz öbür bir şey yok” diye konuştu.
“Cebimizde para yok”
Pazarda alış-veriş yapan vatandaşlardan birisi ise, “Fiyatlar çok yüksek Allah yardım etsin millete” derken öteki bir vatandaş ise, “Cebimizde para yok ki konuşayım. 1 kilo yeşil erik 10 lira, 1 kilo domates 10 lira. Bin 80 lira alıyorum. Bir şey yok, cebimizde para yok’” dedi.” />
Osmaniye’de pazar esnafı Baht Alişan, “Müşteri geliyor, kulağıma fısıldayarak, ‘Yarım kilo erik verir misin’ diyor. Birtakım müşterilerimiz de siyah poşet istiyor. Hem malın az olduğu görünmesin hem de alamayan şahıslar gördükçe canı istemesin diye siyah poşete koymamızı istiyorlar” dedi.
Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde pazar esnafı Mukadderat Alişan, vatandaşın alım gücünün olmadığını lisana getirdi. Alişan, şunları söyledi:
“Ben eriğin kilosunu 10 liraya satıyorum. Müşteri geliyor, geçim güç olduğu için kulağıma fısıldayarak, ‘Yarım kilo erik verir misin’ diyor. Ben vermek zorundayım, ben müşteriyi düşünmek zorundayım. Bugün yarım kilo alan yarın gelir 5 kilo alır durumu olursa. Lakin ben bugün yarım kiloyu vermezsem, yarın o müşteri fazlasını almaz. Yani biz kendimizi düşündüğümüz kadar müşteriyi de düşünüyoruz. Bu eriğin maliyeti Kadirli’ye buraya 7 lira 7,5 lira, biz 10 liraya satıyoruz. Ben bu eriğe 20 lirayı çekersem kimse alamaz.
Bazı müşterilerimiz de siyah poşet istiyor. ‘Hayırdır, siyah poşet ziyanlıdır niye istiyorsunuz?’ diyorum. Hem malın az olduğu görünmesin hem de alamayan şahıslar gördükçe canı istemesin diye siyah poşete koymamızı istiyorlar. Biz de haliyle bunlar için siyah poşet bulundurmak zorundayız. Milletin halinden anlamak istiyoruz anladığımız kadar. Herkes birbirinin halinden anlasa kimse ne aç kalır ne de kimse parasız kalır” dedi.
Esnaf Mehmet Bülbül “Pazarda iş yok, vatandaş perişan, pazarcı perişan. Vatandaşın alım gücü yok. Fiyatlar yüksek geliyor. İnan aldığımıza satamıyoruz. Her hafta ziyan her hafta ziyan. Nereye kadar bu türlü bilmiyorum. 3 kilo mal alacak adam 1 kilo alıyor, yarım kilo alıyor, 2 kilo alacak 1 kilo alıyor. Yani vatandaşın sahiden alım gücü yok. Maalesef acılar içinde yaşıyoruz” dedi.
“Karın tokluğuna çalışıyoruz”
Pazar esnafından Adem Karacüllü “Şu an işlerimiz ne kadar düzgün desek palavra söyleriz maliyetler çok yüksek zira. Evvelki gittiğimiz yerde 100 lira yaktığımız yerde şu an 400 lira yakıyoruz. Evvel getirdiğimiz mesela 10 kasa yüklerken artık 30 kasa malı satamaz olduk. Milletin alım gücü düşük bizim masrafımız 3-4 katına çıkmış şu an yapacağımız pek bir şey yok. Maliyetler yüksek olunca en büyük kasvetimiz o. Onun için maliyetler yüksek olunca yavaş yavaş her halde terk edeceğiz bu işleri. Ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Lakin işte karınca kadarınca fakat karnımızı doyurabiliyoruz, yalnızca ona çalışıyoruz şu an. Yalnızca şükrediyoruz öbür bir şey yok” diye konuştu.
“Cebimizde para yok”
Pazarda alış-veriş yapan vatandaşlardan birisi ise, “Fiyatlar pek yüksek Allah yardım etsin millete” derken diğer bir vatandaş ise, “Cebimizde para yok ki konuşayım. 1 kilo yeşil erik 10 lira, 1 kilo domates 10 lira. Bin 80 lira alıyorum. Bir şey yok, cebimizde para yok’” dedi.
“Karın tokluğuna çalışıyoruz”
Pazar esnafından Adem Karacüllü “Şu an işlerimiz ne kadar uygun desek palavra söyleriz maliyetler çok yüksek zira. Evvelki gittiğimiz yerde 100 lira yaktığımız yerde şu an 400 lira yakıyoruz. Evvel getirdiğimiz mesela 10 kasa yüklerken artık 30 kasa malı satamaz olduk. Milletin alım gücü düşük bizim masrafımız 3-4 katına çıkmış şu an yapacağımız pek bir şey yok. Maliyetler yüksek olunca en büyük külfetimiz o. Onun için maliyetler yüksek olunca yavaş yavaş her halde terk edeceğiz bu işleri. Ne yapacağımızı da bilmiyoruz. Fakat işte karınca kadarınca lakin karnımızı doyurabiliyoruz, yalnızca ona çalışıyoruz şu an. Yalnızca şükrediyoruz öbür bir şey yok” diye konuştu.
“Cebimizde para yok”
Pazarda alış-veriş yapan vatandaşlardan birisi ise, “Fiyatlar çok yüksek Allah yardım etsin millete” derken öteki bir vatandaş ise, “Cebimizde para yok ki konuşayım. 1 kilo yeşil erik 10 lira, 1 kilo domates 10 lira. Bin 80 lira alıyorum. Bir şey yok, cebimizde para yok’” dedi.” />
