Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Bayan Hastalıkları ve Doğum Anabilim Kısmı Perinatoloji Bilim Kısmı Dr. öğretim üyesi Fedi Ercan ve Prof. Dr. Alper Tanrıverdi tarafından 6 aylık gebe Cavidan Haşır’ın tek yumurta ikizi erkek bebeklerinden birine, anne karnında beyinciği içine alan anomali hastalığı tanısı konuldu. Hasta bebeğin erken doğuma neden olabileceği, doğumdan sonra engelli kalmasının yahut yaşama tutunamamasının kelam konusu olacağı annesine bildirildi. Hekimler, annenin isteğiyle, ikizlerden anomali olanın kalbini karnındayken durdurma kararı aldı. 3 hafta evvel yapılan operasyonla anne karnındaki anomali hastası bebeğin, cilt üzerinden radyofrekans iğnesi yapılarak kalbi durduruldu. ADÜ’de bir birinci olan operasyonun ayrıntıları ise yapılan açıklamayla kamuoyuyla paylaşıldı.
‘KALBİNİ DURDURMAMIZ GEREKİYORDU’
Dr. öğretim üyesi Fedi Ercan, “Bu tıp durumlarda müdahale etme noktasında özel bir teknoloji kullanılmaktadır. Radyofrekans iğnesiyle engelli olan çocuğun kalbini durdurmak üzere bir süreç yapıyoruz. Bu uygulama Türkiye’de çok hudutlu alt yapının kâfi olduğu merkezlerde, İstanbul, Ankara, Konya üzere birtakım vilayetlerde yapılıyor. Bu hastamız da tek yumurta ve tek kese ikiziydi. Çocuklardan birisinde bilhassa beyinciği içine alan ağır bir anomali vardı. Buna yönelik olarak ikizlerden birisinin vaktinde doğumunu sağlayacak biçimde anomali olan bebeğin kalbini durdurmamız gerekiyordu. Cavidan Haşıl da çok uyumlu bir hastaydı. Hastamız bize, biz de ona güvendik. Bebeklerden birisinin hayatına son verdik. Öbür bebeğin vaktinde doğumu için de bu çok kıymetliydi. Şayet bu operasyonu yapmasaydık başka bebeğin daha erken doğumuna neden olabilirdi. Sıhhatsiz olarak dünyaya gelecek ağır engelli çocukta hayatı boyunca maluliyet oluşturacak bir durum olacaktı. Beyin anomalisi olan engelli çocuğumuzu öteki sağlıklı görünen çocuğun ömür bahtını artırmak ve erken doğumu da önlemek için bu bir seçenekti” dedi.
Dr. Ercan, öteki bebeğin de sağlıklı olarak dünyaya gelmesi için takibe devam edeceklerini de kaydetti.
‘ZOR BİR KARAR OLDU’
İlk defa anne olmaya hazırlanan Cavidan Haşır, “Zor bir süreçti. İnsan çocuğunu sağlıklı bir formda kucağına almak istiyor. Lakin her vakit düşündüğümüz üzere olmayabiliyor. Bu sürecin Aydın’da yapılabiliyor olmasına çok sevindik. İnşallah başka çocuğumuzu sağlıklı bir halde kucağımıza alacağız. Bebeklerimden birinin sıhhati sorunluydu. Hayata gelse de çok büyük düşünceler yaşayacaktı. Bizi endişelendiren bir kesenin içinde olmasıydı. Bunlar çok teknik hususlar lakin bizi de endişelendiren bir durumdu. Çok şükür başarılı bir halde ameliyat gerçekleşti. İnşallah doğumda sağlıklı bir biçimde olacak. Birinden vazgeçiyoruz üzere hissetsek de dünyaya gelse bile çok keyifli bir hayatı olmayacaktı. Hiçbir anne çocuğunu acı çekerken görmek istemez. Ben de daima hastanelerde ve tahminen de doğduğu vakit yaşamayacak bir bebeğin hayatına devam etmesini istemedim. Bir anne olarak karar vermek çok sıkıntı oldu” diye konuştu.
Başhekim Doç. Dr. Gülnur Taşçı Bozbaş ise, “Bu bizim birinci hadisemiz lakin bununla birlikte gereksinimi olan başka hadiselerin merkezi olma yolunda bir gayretimiz var. Bu manadaki birinci giriş kapımız oldu. Hastanemiz hem fiziki şartlar olarak büyüyor hem de öğretim üyesi sayımız artıyor. Tıpkı vakitte da birtakım yeni işleri yapar hale geliyoruz” tabirlerini kullandı.
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Bayan Hastalıkları ve Doğum Anabilim Kısmı Perinatoloji Bilim Kısmı Dr. öğretim üyesi Fedi Ercan ve Prof. Dr. Alper Tanrıverdi tarafından 6 aylık gebe Cavidan Haşır’ın tek yumurta ikizi erkek bebeklerinden birine, anne karnında beyinciği içine alan anomali hastalığı tanısı konuldu. Hasta bebeğin erken doğuma neden olabileceği, doğumdan sonra engelli kalmasının yahut yaşama tutunamamasının kelam konusu olacağı annesine bildirildi. Hekimler, annenin isteğiyle, ikizlerden anomali olanın kalbini karnındayken durdurma kararı aldı. 3 hafta evvel yapılan operasyonla anne karnındaki anomali hastası bebeğin, cilt üzerinden radyofrekans iğnesi yapılarak kalbi durduruldu. ADÜ’de bir birinci olan operasyonun ayrıntıları ise yapılan açıklamayla kamuoyuyla paylaşıldı.
‘KALBİNİ DURDURMAMIZ GEREKİYORDU’
Dr. öğretim üyesi Fedi Ercan, “Bu tıp durumlarda müdahale etme noktasında özel bir teknoloji kullanılmaktadır. Radyofrekans iğnesiyle engelli olan çocuğun kalbini durdurmak üzere bir süreç yapıyoruz. Bu uygulama Türkiye’de çok hudutlu alt yapının kâfi olduğu merkezlerde, İstanbul, Ankara, Konya üzere birtakım vilayetlerde yapılıyor. Bu hastamız da tek yumurta ve tek kese ikiziydi. Çocuklardan birisinde bilhassa beyinciği içine alan ağır bir anomali vardı. Buna yönelik olarak ikizlerden birisinin vaktinde doğumunu sağlayacak biçimde anomali olan bebeğin kalbini durdurmamız gerekiyordu. Cavidan Haşıl da çok uyumlu bir hastaydı. Hastamız bize, biz de ona güvendik. Bebeklerden birisinin hayatına son verdik. Öbür bebeğin vaktinde doğumu için de bu çok kıymetliydi. Şayet bu operasyonu yapmasaydık başka bebeğin daha erken doğumuna neden olabilirdi. Sıhhatsiz olarak dünyaya gelecek ağır engelli çocukta hayatı boyunca maluliyet oluşturacak bir durum olacaktı. Beyin anomalisi olan engelli çocuğumuzu öteki sağlıklı görünen çocuğun ömür bahtını artırmak ve erken doğumu da önlemek için bu bir seçenekti” dedi.
Dr. Ercan, öteki bebeğin de sağlıklı olarak dünyaya gelmesi için takibe devam edeceklerini de kaydetti.
‘ZOR BİR KARAR OLDU’
İlk defa anne olmaya hazırlanan Cavidan Haşır, “Zor bir süreçti. İnsan çocuğunu sağlıklı bir formda kucağına almak istiyor. Lakin her vakit düşündüğümüz üzere olmayabiliyor. Bu sürecin Aydın’da yapılabiliyor olmasına çok sevindik. İnşallah başka çocuğumuzu sağlıklı bir halde kucağımıza alacağız. Bebeklerimden birinin sıhhati sorunluydu. Hayata gelse de çok büyük düşünceler yaşayacaktı. Bizi endişelendiren bir kesenin içinde olmasıydı. Bunlar çok teknik hususlar lakin bizi de endişelendiren bir durumdu. Çok şükür başarılı bir halde ameliyat gerçekleşti. İnşallah doğumda sağlıklı bir biçimde olacak. Birinden vazgeçiyoruz üzere hissetsek de dünyaya gelse bile çok keyifli bir hayatı olmayacaktı. Hiçbir anne çocuğunu acı çekerken görmek istemez. Ben de daima hastanelerde ve tahminen de doğduğu vakit yaşamayacak bir bebeğin hayatına devam etmesini istemedim. Bir anne olarak karar vermek çok sıkıntı oldu” diye konuştu.
Başhekim Doç. Dr. Gülnur Taşçı Bozbaş ise, “Bu bizim birinci hadisemiz lakin bununla birlikte gereksinimi olan başka hadiselerin merkezi olma yolunda bir gayretimiz var. Bu manadaki birinci giriş kapımız oldu. Hastanemiz hem fiziki şartlar olarak büyüyor hem de öğretim üyesi sayımız artıyor. Tıpkı vakitte da birtakım yeni işleri yapar hale geliyoruz” tabirlerini kullandı.
