HİS ERDOĞAN – Alanında uzman isimler, pazarlama ve araştırma dalına hizmet sunmak gayesiyle 13 yıldır gerçekleştirilen konferansta fikir alışverişinde bulundu. Ipsos’un Türkiye CEO’su ve Konferans Lideri Sidar Gedik, pandeminin dünyada ekonomiden siyasete, eğitimden tüketime kadar birçok şeyi değiştirdiğini anlatırken, bu yeni olağanın tüketici davranışlarında da değerli değişikliklere neden olduğunu tabir etti.
Gedik, “Bu türbülanslı periyotlarda her alanda hayatta kalma, varlık-yokluk çabası modundaydık. Pandeminin hafiflemesi sonrası yaşanılan ekonomik dalgalanmalar ve Ukrayna-Rusya ortasındaki savaş tüm dünyayı tesiri altına aldı. Ve bu hayatta kalma uğraşı hem bireyler hem işletmeler için hala devam ediyor. İşte tüm bunlardan yola çıkarak, Araştırmada Yenilikler Konferansı’nın bu yılki teması ‘Olmak ya da Olmamak’ olarak belirlendi” dedi.
‘Tüketiciyi anlayalım’
Konferansta, sürdürülebilirlik, inovasyon, tüketim davranışları, markaların strateji eğilimleri üzere çeşitli başlıklar, uzmanyar eşliğinde yapılan oturumlarda tartışıldı. Yaptığı açılış konuşmasında pandemi örneğinden hareketle insanoğlunun bugüne kadar yaşadığı tüm zorlukların üstesinden geldiğini ve geleceğine vurgu yapan Gedik, insanların ‘olmak’ üzerine odaklanan mücadeleci yapısına dikkat çekti.
Sidar Gedik, “Pandemi sürecinin ekonomiler üzerinde bilhassa tedarik zincirindeki kopukluk, üretim zincirindeki dertler; gelişmiş ülkelerde dahi yaşanan kıymetli bir enflasyon sorunu oluşturuyor. Bir de savaş ile karşı karşıyayız… İnsanoğlu tüm karanlık periyotlardan geçip çıkmayı başarıyor. İnsan o denli bir varlık ki, bilhassa bu devirlerden kendine yeni donanımlar elde ederek çıkıyor. Hastalıklar, savaşlar; beşerler büyük kayıplar verdi lakin hepsini alt etmeyi başardı. Bu sayede biz ‘olmamak’ üzerinden değil, ‘olmak’ üzerinden odaklanıyoruz” diye konuştu.
Ipsos Küresel CEO’su Ben Page ve Ipsos Avrupa CEO’su Shane Farrell da aktiflikte birer açılış konuşması yaptı. Ben Page, beşerler ve ekonomiler üzerinde pandeminin oluşturduğu değişimleri, pandeminin oluşturduğu yeni olağan ortamın kabulüne ait görüşlerini paylaştı.
Üç adımda değişimin beşerler tarafından algısını anlatan Page, “Birincisi; değişime odaklanmak büyük resmi kaçırmamız riskini taşır. Beşerler değişimi sevmezler ve ekseriyetle kıymetler, alışkanlıklar ve içerik tercihlerinde nostaljiktir. İkincisi; değerler yavaş değişir. Pandemi ve enflasyonist baskılar altında bile ihtilal değil evrim beklemeliyiz. Üçüncüsü; tüm araçlara sahibiz. Nitekim neyin süratle değiştiğini anlamamız, ona nazaran hareket etmemiz gerekiyor” dedi.
