Muhteşem Lig’de 2022-2023 döneminde uğraş edecek son ekip perşembe günü aşikâr olacak. Fenerbahçe ve Galatasaray’ın son durumu ile Spor Toto 1. Lig’deki yarışı Milliyet Gazetesi muharrirlerinden Şansal Büyüka kaleme aldı.
Duayen isim ‘Dobra Dobra’daki yazısında şu sözlere yer verdi:
2022-23 döneminde Harika Lig’de, 7 garanti, tahminen de tam 8 İstanbul grubu olacak. Şayet çok güzel takımlar kuramazlarsa, dönem sonu küme düşecek 4 ekibin ortasında birden fazla İstanbullu olabilir.
Türkiye Muhteşem Ligi, süratle İstanbul Harika Ligi’ne hakikat gidiyor. Önümüzdeki dönem, yani 2022-23 döneminde 19 ekipli Türkiye Muhteşem Ligi’nde, 7 garanti, tahminen de tam 8 İstanbul grubu olacak. Bir grup haftayı boş geçerken, ligde her hafta oynanacak 9 maçın 7 yahut 8’inde İstanbul grupları olacak.
İstanbul’da üç büyükler; Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş var. Başakşehir sağlam temelleriyle bu ligde “kalıcı” bir yer edindi. Hatta her dönem şampiyonluğu, Avrupa’yı kovalar oldu.
Öbürleri; Karagümrük ve Kasımpaşa şimdilik “idare” ediyorlar. Hatta Karagümrük, lige geleli iki yıl oldu, bu iki yılı külfet çekmeden geride bıraktı.
Ümraniyespor direkt Harika Lig’e geldi. Play-off finalini Bandırmaspor-İstanbulspor oynayacak. Bu finalden İstanbulspor gelirse, Üstün Lig’deki İstanbullu sayısı 8‘e çıkacak.
Buyurun size 19 gruplu ligde 8 İstanbul kadrosu… Bu tablo, Üç Büyükler’in işine çok gelir. Daha az deplasmana çıkacaklar, daha fazla İstanbul’da kalacaklar. Hatta Başakşehir için de o denli…
Fakat öteki İstanbul kadroları büyük dezavantaj yaşayacak. İç saha avantajını büyük ölçüde kaybedecekler. Üç Büyükler ve Başakşehir dışında “iç saha” diye yeniden kendi kentlerinin ekipleri ile oynayacaklar.
Yol yakınken söyleyelim; 19 ekipli Muhteşem Lig’de bu dönem yine dört ekip düşecek. Futbol öngörülere sığan bir oyun değil lakin, birtakım işaretler verdiği kesin… Şayet çok yeterli takımlar kuramazlarsa, dönem sonu küme düşecek 4 grubun ortasında birden fazla, hatta çok daha fazla İstanbullu olabilir.
Dikkat edin!
Galatasaray’ın üç santrforu var, adam üzere bir santrforu yok.Beşiktaş, kaçırdığı gollerle kral olan Batshuayi’yi bırakıyor.
Fenerbahçe’de Serdar Dursun’a karşın çok değerli bir golcüye muhtaçlık var …
Herkes; Trabzon’da mükemmeller yaratan, son iki yılda Avrupa’da ıskalayan Sörloth’un peşinde…
Dikkat edin; Sörloth ıskalarıyla dönerse paralarınıza ve umutlarınıza yazık olur.
İkisi uyar biri uymaz
Fenerbahçe’nin, Antalya’nın üç genç oyuncusu Bünyamin, Doğukan ve Gökdeniz’i istediğini okudum. Transfer bu, haberin doğruluğunu bilemem.
Lakin günümüzün futbolu, “Hızlı… Süratli… daha hızlı” oynanıyor. Fenerbahçe’nin ve her grubun yapacakları transferlerde bu olmazsa olmaz şarta çok itina göstermeleri gerekiyor.
Lafı bağlayayım: Fenerbahçe’nin istediği üç Antalyalı’dan ikisinin suratı, Fenerbahçe’ye ve günümüzün futboluna uyar, biri uymaz… Onu da bu transfere niyetlenenlerin bilmesi lazım…
Geldi de ne verdi?
Sözcü internet sitesinde okudum. Mesut Özil, Lider Ali Koç‘a kırgınmış. Pekala Lider Ali Koç ile Fenerbahçe topluluğu Mesut Özil’e kırgın değil mi? Geldi de ne verdi? Mesut Özil’in ne kadarını Fenerbahçe’ye getirdi?
Sivas’a sevindim, Kayseri’ye üzüldüm
– Türkiye Kupası’nı kazanan Sivasspor için sevindim. Sivas, bu ülkenin en âlâ yönetilen, gelirine sarfiyatına itina gösteren, futbolcuya kelamını yerine getiren örnek kulüplerinden biri, tahminen de birincisi… Bu kupa, müzelerine ve Türk antrenörlüğünün yiğit adamı İstek Çalımbay’a çok yakıştı.
– Türkiye Kupası’nı finalde kaybeden Kayserispor ve hocası Hikmet Karaman için üzüldüm. Finale gelene kadar Fenerbahçe’yi, Beşiktaş’ı, Trabzonspor’u eleyen ekipten finali de alması beklenirdi. Ancak el mi yaman, beyefendi mi yaman muhakkak olmuyor.
G.Saray’da seçim bıçak sırtı
Galatasaray’da seçimin tam göbeğinde bulunan, geçmiş idarelerde şimdiye kadar çok kıymetli misyonlar almış olan kıymetli bir dostum aradı: “Medya dahil, Dursun Lider için seçimi çantada keklik görüyorlar, bu yanlışsız değil… Seçimden bıçak sırtı bir sonuç çıkar” dedi.
Açıkçası bu öngörüyü beklemiyordum. Lakin söyleyen; işi bilen, yaşanmışlıklardan değerli deneyimi olan bir isim… Bu görüşü hafife alamam, yazdım.
35 sayı fark unutulmaz
Galatasaray basketbol ekibinin bu dönem küçük bir bütçeyle ne kadar büyük işler yaptığını görüyoruz. Eşleşme ne olur, finale gerçek kim yürür bilemem ancak son iki yılın Avrupa Şampiyonu Anadolu Efes’e 35 fark atan kadrosu ben bugüne kadar hatırlamıyorum. Avrupa’nın en argümanlı kadroları da buna dahil… Galatasaray basketbol kadrosu birinci maçta Efes’e bu farkı attı. Efes’i elerlerse zati olay olur, elenirlerse Efes’e attıkları 35 sayı fark daima hatırlanırlar.
Böbrek taşı olan Bodrum’a gelsin!
– Böbrek taşı düşürmek isteyenlere bir teklifim var. Gelin Bodrum’a, Yalıkavak’ta otomobille cadde ve sokaklarda üç gün dolaşın. Yolların bozukluğundan ve sarsıntıdan üç günde bütün böbrek taşlarınızı düşürür, sağlıklı biçimde geldiğiniz yere dönersiniz.
– Yalıkavak’ta Plaj Caddesi var. Bütün orta ölçekli otel ve motellerin bulunduğu, turistin çok olduğu, yerleşik vatandaşların yürüyüş yolu olarak seçtiği, deniz kenarı dünya mükemmeli bir yol… Geceleri zifiri karanlık… Abartısız, dikkatsiz tek adım atamazsınız. Arıza var sandım, sordum, soruşturdum, sokak lambaları kıştan beri yanmıyormuş. Esnafın söylediği, “Haziran gelsin o denli yanacak” diyorlarmış.
Farkında mısınız?
Türkiye Futbol Federasyonu’nda seçim, bir yıl için ancak kulüpler ismine yaşamsal değer taşıyor. Bu kritik eşikte, kulüplerin, “son çıkış”ta olduklarının farkındalar mı emin değilim. Aksi bir durum onları “çıkmaz sokağa” götürür.
Türkiye Futbol Federasyonu seçimi kapıda… Seçim bir yıl için lakin kulüpler ismine yaşamsal değer taşıyor. Kulüpler buna karşın “son çıkış”ta olduklarının farkında mı, çok emin değilim.Bu kritik eşikte kulüplere, liderlere, TFF delegasyonuna sormak isterim;
– Özgür iradenizle, analitik araştırmalar sonrası TFF başkanlığı için nitekim inandığınız, futbola katkı sağlayacağından kuşku duymadığınız bir aday belirleme talihiniz var mı, yoksa birden fazla seçimde olduğu üzere kulislere mi teslim olacaksınız?
– TFF İdare Kurulu’nda dört büyük kulüpten birer lider vekili üzere, futbola hiçbir faydası olmayan “ucube sistem”e yine devam mı edeceksiniz?
– TFF İdare Şurası oluşurken, fikri hür, vicdanı hür, hangi kulübe aidiyet duygusu ile bağlı olursa olsun, misyonu boyunca tarafsız kalma faziletini gösterebilecek yöneticiler bulacak mısınız?
– TFF İdare Kurulu’nda, çok deneyimli, muteber eski bir hakem, birden fazla futbol adamı, bir ekonomist, bir planlamacı, tertip başarısına sahip, bunu kanıtlamış, futbolda uzmanlaşmış beşerler olacak mı?
– TFF İdare Heyeti, artık olduğu üzere, geçmiş yıllarda olduğu üzere yeniden futbol dünyasının içinden gelmeyen, siyasi kimliği olan, bölgecilik yapmaktan ve taraflı kalmaktan kurtulamayan insanlardan mı oluşacak?
– TFF İdare Heyeti oluşurken, coğrafik olarak bir bölgenin yüklü olarak temsil edilmesi yerine, Türkiye’nin her bölgesini kucaklayacak bir istikrar sağlanabilecek mi?
Bunları yapamayacaksanız, geçmiş olsun, seçim boşuna… Sizler “son çıkış”a değil, “çıkmaz sokağa” giriyorsunuz, haberiniz olsun.
Futbola toptan paklık gerekiyor
Futbolda UEFA Uluslar Ligi maçları başlıyor. C Ligi küme 1‘deyiz. Allah aşkına rakiplerimize bakın; Faroe Adaları, Litvanya, Lüksemburg… Bir devirler kimlerle oynardık, artık kimlerle oynuyoruz. Üstelik bu rakipleri yenebileceğimizin de garantisi yok. Türk sporu şaha kalkmış, her alanda dünya birinciliklerini, altın madalyalar kazanıyor, futbolumuz çakılmış yerlerde sürünüyor. O asaleti yaratan da Türk insanı, bu rezaleti yaşatan da Türk insanı… Futbolda hiç ayırım yapmadan toptan paklık gerekiyor.
Makûs olan şu…
Türkiye Futbol Federasyonu’nun, futbolu yeterli yönetmediği konusunda toplumda yaygın bir görüş var. Bu görüşe katılıyorum lakin hafif buluyorum. Türk futbolu âlâ yönetilmiyor değil, “iyi niyetle” yönetilmiyor. Berbat ve tehlikeli olan bu…
Ölme eşeğim ölme!
Lig erken başlayacak, Avrupa elemeleri erken başlayacak, kulüpler dönemi erken açacak. Transfer kapıda fakat şimdi ortada Harika Lig’in yayıncısı yok. Unutulmasın, kulüpler her dönemin yayın bedelinin % 25’ini haziran ayında alıyor ve bu parayla transfere başlıyorlardı. Artık yeni dönem öncesinde şimdi yayıncı yok, anladığım kadarıyla genel konseyden evvel yayın işini çözmeye niyetli bir TFF yok. Ortada kulüplerin transfere başlamaları için yayından gelecek % 25’lik peşin para yok.
Seçim olacak, TFF belirlenecek, sonra TFF yayıncıyı seçecek, yayıncı % 25 peşin parayı ödemek için müddet isteyecek. En erken temmuz başı…
Kusuruma bakmayın, biraz kaba lakin; Anadolu’da çok kullanılan bir tabir vardır: Ölme eşeğim ölme, yaz gelince yonca vereceğim. Yayın işi buna benzedi. Kulüpler can çekişiyor, “Hadi çabuk davranalım” diyen bir Allah’ın kulu yok.
Kuntz’un performansı nasıl sanki?
Ulusal kadro hocası Stefan Kuntz, aday karo ile ilgili tenkitlere karşılık verirken, “Kadro tercihinde benim için tek değerli kriter, performans” dedi. Aslında söylediği son derece yanlışsız ve değerli… Lakin kelam konusu performanssa, buna Kuntz‘u da katmamız gerekiyor. Kendi performansını nasıl görüyor sanki?
Trabzonspor’dan mükemmel animasyon
