CHP başkanı Kılıçdaroğlu, Isparta gülünün de yetiştirildiği Bucak ilçesinde güller serpilerek karşılandı. Kılıçdaroğlu’nun Bucak programına CHP Genel Merkez yöneticileri, TBMM İdari Amiri ve CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker, Burdur Belediye Lideri Ali Orkun Ercengiz, CHP’nin Antalya ve etraf vilayetlerdeki milletvekilleri, belediye liderleri, vilayet liderleri ve çok sayıda partili katıldı.
Yeni 500 üyenin rozetinin takıldığı merasimde konuşan CHP önderi Kılıçdaroğlu, “Gençler heyecanlı biliyorum, onların heyecanını bir dava uğruna büyütmemiz gerekiyor. O dava hepimizin davasıdır. O dava alın terine kıymet verme, ‘beraber yaşayalım’, ‘kucaklaşalım’, ‘sen- ben ayrımı yapmama’ davasıdır. O dava ‘ister doğu ister batıda, güneyde, kuzeyde olsun birlikte yaşayalım’ davasıdır. O dava ayrışma değil kucaklaşma, birbirimize farklı gözlerle bakmak değil helalleşmek, bir ortaya gelmek, oturmak, sohbet etmek davasıdır. O dava hiçbir meskende hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, herkesin işinin, aşının olduğu davadır. Bu dava münasebetiyle buradayım. Gençler ve emeğiyle geçinmeye çalışanlar katılıyor. Münasebetiyle bu davanın bir neferi olarak karşınızdayım” dedi.
‘HATA BUCAK’TA DEĞİL BİZDE’
Bucak’tan bugüne kadar dilek ettikleri oyu alamadıklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Ama bunun sorumlusu Bucaklı kardeşlerim değil, sorumlusu biziz. Şayet bir yerde kusur varsa yanılgı Bucak’ta değil bizde. Biz gelmedik, sofranıza oturmadık, çayınızı kahvenizi içmedik, kederinizi dinlemedik. Ankara’da oturduk hoş laflar ettik, ‘Niye bize oy vermiyorsunuz’ diye oturduk, bir de kızdık. Ben bu türlü bir insan değilim. Sizler üzere yetişen bir beşerim. 7 kardeşiz, üniversiteyi bitiren yalnızca benim. Devlette değerli misyonlarda bulundum. Her basamakta, her yerde onurumla gezdim. Siyasete girdiğim gün mal varlığımı internete koydum. Rüşvet yiyenlerin, ezenlerin her vakit karşısında oldum, onlarla uğraş ettim. Benim 27,5 yıllık bürokratik hayatımı sorguladılar, ‘Acaba bir şey bulabilir miyiz’ diye. Boğazından aşağı haram lokma inmiyorsa bir kişinin veremeyeceği hesabı yoktur” diye konuştu.
‘HERKESİN SIKINTISI VAR’
Herkese tek tek sorulduğunda dünya kadar sıkıntısı olduğunu lisana getirdiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Kaynakçı kardeşim, ‘Ayakkabı alamaz noktaya geldik, çay içmek, şeker almak bile lüks hale geldi’ diyorsa oturup hepimizin konuşması lazım. Bunu kim düzeltecek? Siyaset bunu düzeltecek. O vakit halktan, emekten, alın terinden yana olan, torpilli değil de hak edene hakkını teslim eden bir siyasi anlayışa muhtaçlığımız var. Şayet biz bunu yapabilirsek memleketimizi kurtaracağız. 2 bin 200 liradan buğday alıp, dışarıdakini 6 bin 400 liradan alıyorsanız bir problemimiz var demektir. Şayet süt üreticisi, bakkal geçinemiyorsa, endüstrici önünü göremiyorsa kamyon, otobüs sürücüsü yükselen mazot fiyatlarından ‘Ya ne yapacağız ne olacak, beşerler artık otobüse binemez noktaya geldi’ diyorsa hepimizin oturup düşünmesi lazım ve biz bu sorunu çözmek için buradayız ve bu sorunu Allah’ın müsaadesiyle çözeceğiz. Bundan bütün arkadaşlarımın emin olmasını isterim” dedi.
BAYANLAR İÇİN KANUN TEKLİFİ KELAMI
Her meskende huzurun, rahmetin olmasını istediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, “Kadınların daha güçlü olmasını isterim. En çok çalışan bayanlar, en çok mağdur edilen de bayanlar. O nedenle aile dayanakları sigortasını getireceğiz. Bayanlar ne kadar güçlü olursa toplum o kadar güçlü olur, Türkiye güçlü olur. O nedenle Meclis’e bir kanun teklifi sundum. Dedim ki ‘Parlamentonun yarısı bayan, yarısı erkek olsun. ‘Ya arkadaş bayan erkek eşitliği diyorsak en azından bayanların Meclis’te daha güçlü temsil edilmesi lazım. Reddettiler. Allah nasip eder, iktidar olduğumuzda bu kanunu da getireceğiz Meclis’e. Bayanların daha güçlü bir formda parlamentoda Türkiye’yi temsil etmesinin önünü açacağız” diye konuştu.
‘TORPİLİ BÜSBÜTÜN KALDIRACAĞIM’
Gençlerin de kaygısı olduğunu belirterek, meraklanmamalarını isteyen Kılıçdaroğlu, “Bu ülkenin bugünü de sizsiniz, geçmişi de sizdiniz, geleceği de siz olacaksınız. Türkiye’nin geçmişinde büyük uğraşlar verdiniz, geleceğinde de büyük uğraşlar vereceksiniz. Bu ülkeyi büyütecek olan sizin azminiz ve kararlılığınız. Ben de bu azim ve kararlığın yanında olacağım. Önünüzdeki bütün mahzurları kaldırmak benim boynumun borcu olacaktır. Partimize yeni katılan arkadaşlarımız var, gelin, katılın güç verin partiye. Bir arada birlikte ve güçlü olmak zorundayız. Gayemiz bu memlekette birlikte, kardeşçe yaşamak, alın terine bedel vermek, yoksulluğu ve yolsuzluğu büsbütün bitirmek. Her kaynağı yerli kullanmak. Göreceksiniz, torpili büsbütün kaldıracağım. Kimin ne hakkı varsa hakkını teslim edeceğim. Şayet ben hakkı teslim etmezsem, adaletten yana olmaz ve savunmazsam niçin siyaset yapayım. Siyaset yapmanın temel gayesi hakkı, hukuku ve adaleti sağlamaktır. Katiyen bunu yerine getireceğim” dedi.
CHP başkanı Kılıçdaroğlu, Isparta gülünün de yetiştirildiği Bucak ilçesinde güller serpilerek karşılandı. Kılıçdaroğlu’nun Bucak programına CHP Genel Merkez yöneticileri, TBMM İdari Amiri ve CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker, Burdur Belediye Lideri Ali Orkun Ercengiz, CHP’nin Antalya ve etraf vilayetlerdeki milletvekilleri, belediye liderleri, vilayet liderleri ve çok sayıda partili katıldı.
Yeni 500 üyenin rozetinin takıldığı merasimde konuşan CHP önderi Kılıçdaroğlu, “Gençler heyecanlı biliyorum, onların heyecanını bir dava uğruna büyütmemiz gerekiyor. O dava hepimizin davasıdır. O dava alın terine kıymet verme, ‘beraber yaşayalım’, ‘kucaklaşalım’, ‘sen- ben ayrımı yapmama’ davasıdır. O dava ‘ister doğu ister batıda, güneyde, kuzeyde olsun birlikte yaşayalım’ davasıdır. O dava ayrışma değil kucaklaşma, birbirimize farklı gözlerle bakmak değil helalleşmek, bir ortaya gelmek, oturmak, sohbet etmek davasıdır. O dava hiçbir meskende hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, herkesin işinin, aşının olduğu davadır. Bu dava münasebetiyle buradayım. Gençler ve emeğiyle geçinmeye çalışanlar katılıyor. Münasebetiyle bu davanın bir neferi olarak karşınızdayım” dedi.
‘HATA BUCAK’TA DEĞİL BİZDE’
Bucak’tan bugüne kadar dilek ettikleri oyu alamadıklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Ama bunun sorumlusu Bucaklı kardeşlerim değil, sorumlusu biziz. Şayet bir yerde kusur varsa yanılgı Bucak’ta değil bizde. Biz gelmedik, sofranıza oturmadık, çayınızı kahvenizi içmedik, kederinizi dinlemedik. Ankara’da oturduk hoş laflar ettik, ‘Niye bize oy vermiyorsunuz’ diye oturduk, bir de kızdık. Ben bu türlü bir insan değilim. Sizler üzere yetişen bir beşerim. 7 kardeşiz, üniversiteyi bitiren yalnızca benim. Devlette değerli misyonlarda bulundum. Her basamakta, her yerde onurumla gezdim. Siyasete girdiğim gün mal varlığımı internete koydum. Rüşvet yiyenlerin, ezenlerin her vakit karşısında oldum, onlarla uğraş ettim. Benim 27,5 yıllık bürokratik hayatımı sorguladılar, ‘Acaba bir şey bulabilir miyiz’ diye. Boğazından aşağı haram lokma inmiyorsa bir kişinin veremeyeceği hesabı yoktur” diye konuştu.
‘HERKESİN SIKINTISI VAR’
Herkese tek tek sorulduğunda dünya kadar sıkıntısı olduğunu lisana getirdiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Kaynakçı kardeşim, ‘Ayakkabı alamaz noktaya geldik, çay içmek, şeker almak bile lüks hale geldi’ diyorsa oturup hepimizin konuşması lazım. Bunu kim düzeltecek? Siyaset bunu düzeltecek. O vakit halktan, emekten, alın terinden yana olan, torpilli değil de hak edene hakkını teslim eden bir siyasi anlayışa muhtaçlığımız var. Şayet biz bunu yapabilirsek memleketimizi kurtaracağız. 2 bin 200 liradan buğday alıp, dışarıdakini 6 bin 400 liradan alıyorsanız bir problemimiz var demektir. Şayet süt üreticisi, bakkal geçinemiyorsa, endüstrici önünü göremiyorsa kamyon, otobüs sürücüsü yükselen mazot fiyatlarından ‘Ya ne yapacağız ne olacak, beşerler artık otobüse binemez noktaya geldi’ diyorsa hepimizin oturup düşünmesi lazım ve biz bu sorunu çözmek için buradayız ve bu sorunu Allah’ın müsaadesiyle çözeceğiz. Bundan bütün arkadaşlarımın emin olmasını isterim” dedi.
BAYANLAR İÇİN KANUN TEKLİFİ KELAMI
Her meskende huzurun, rahmetin olmasını istediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, “Kadınların daha güçlü olmasını isterim. En çok çalışan bayanlar, en çok mağdur edilen de bayanlar. O nedenle aile dayanakları sigortasını getireceğiz. Bayanlar ne kadar güçlü olursa toplum o kadar güçlü olur, Türkiye güçlü olur. O nedenle Meclis’e bir kanun teklifi sundum. Dedim ki ‘Parlamentonun yarısı bayan, yarısı erkek olsun. ‘Ya arkadaş bayan erkek eşitliği diyorsak en azından bayanların Meclis’te daha güçlü temsil edilmesi lazım. Reddettiler. Allah nasip eder, iktidar olduğumuzda bu kanunu da getireceğiz Meclis’e. Bayanların daha güçlü bir formda parlamentoda Türkiye’yi temsil etmesinin önünü açacağız” diye konuştu.
‘TORPİLİ BÜSBÜTÜN KALDIRACAĞIM’
Gençlerin de kaygısı olduğunu belirterek, meraklanmamalarını isteyen Kılıçdaroğlu, “Bu ülkenin bugünü de sizsiniz, geçmişi de sizdiniz, geleceği de siz olacaksınız. Türkiye’nin geçmişinde büyük uğraşlar verdiniz, geleceğinde de büyük uğraşlar vereceksiniz. Bu ülkeyi büyütecek olan sizin azminiz ve kararlılığınız. Ben de bu azim ve kararlığın yanında olacağım. Önünüzdeki bütün mahzurları kaldırmak benim boynumun borcu olacaktır. Partimize yeni katılan arkadaşlarımız var, gelin, katılın güç verin partiye. Bir arada birlikte ve güçlü olmak zorundayız. Gayemiz bu memlekette birlikte, kardeşçe yaşamak, alın terine bedel vermek, yoksulluğu ve yolsuzluğu büsbütün bitirmek. Her kaynağı yerli kullanmak. Göreceksiniz, torpili büsbütün kaldıracağım. Kimin ne hakkı varsa hakkını teslim edeceğim. Şayet ben hakkı teslim etmezsem, adaletten yana olmaz ve savunmazsam niçin siyaset yapayım. Siyaset yapmanın temel gayesi hakkı, hukuku ve adaleti sağlamaktır. Katiyen bunu yerine getireceğim” dedi.
