Türkiye’nin ilk silahlı drone sistemi Songar’ın “yüksek güçlü lazerle” bomba imha görevinde kullanılması amaçlanıyor.
Asisguard Genel Müdürü Mustafa Barış Düzgün, 15’inci Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda (IDEF 2021), önceki fuarda tanıttıkları Songar’ın zaman içindeki gelişimini ve görüntüleme sistemleri alanındaki çalışmalarda gelinen noktayı ortaya koyacaklarını söyledi.
Songar’ın başlangıçta 5,56 kalibre 200 atım yapabilen otomatik makineli tüfekle ortaya çıktığını belirten Düzgün, daha sonra Songar’ı bir platform olarak görüp, araca farklı faydalı yükler entegre etme yoluna gittiklerini ifade etti.
Güvenlik güçlerinin envanterindeki ekipmanlardan hareketle Makine ve Kimya Endüstrisi AŞ üretimi MPT-55 tüfeğini Songar’a entegre ettiklerini ve başarılı atışlar gerçekleştirdiklerini anlatan Düzgün, şöyle devam etti:
“Farklı silahları Songar’a entegre edebileceğimizi gördük. Çünkü bu ister yurt dışından gelmeye başladı. 5,56 mermisi olmayan ülkeler 5,45 yapıp yapamayacağımızı sormaya başladılar, bu kabiliyeti kazandık. Bu sefer bir alanı bir mühimmatla nasıl yok edebiliriz üzerinde durduk. Burada TÜBİTAK SAGE bize bir yol açtı. Böylece Togan hikayesi başladı. Togan, 35 metrelik bir çapı etkili şekilde imha edebilecek bir mühimmat. Çeşitli çalışmalar gerçekleştirdik, son olarak tapalı atışımızı yaptık. Daha sonra Aktaş Silah ile bomba atar entegrasyonu çalışmalarına başladık ve sistemimize dörtlü bir bomba atar entegre ettik. 40 milimetre çapında bomba atarla 10 metrelik çapta etkili atış yapabilirsiniz. Yakın zamanda 6 tamburlu bir bomba atarla çalışıp göreve hazır hale getireceğiz. Troy Teknoloji Savunma ile bir araya gelerek ‘Songar’a roket entegre edebilir miyiz?’ diye çalıştık. Ar-Ge faaliyetlerimiz devam ediyor. Bu çalışmalar sonunda atışlarımızın başarılı olacağını düşünüyoruz.”
Bomba imha görevi
İş birliği yaptıkları kuruluşlardan bir diğerinin TÜBİTAK BİLGEM olduğunu ifade eden Düzgün, “TÜBİTAK BİLGEM ile yüksek güçlü lazeri Emniyet Genel Müdürlüğünün bomba imhasına yönelik bir ihtiyacını karşılamak için kullanıp kullanamayacağımızı düşünerek Songar’a entegre etmek için çalışmaya başladık.” dedi.
Mustafa Barış Düzgün, geçen iki yılda Songar’a takılabilecek birçok faydalı yük üzerinde çalıştıklarını ve bunların örneklerinin IDEF 2021’de farklı firmaların ve kuruluşların stantlarında sergileneceğini bildirdi.
Düzgün, “Bir platform alıp, yazılım, fırlatma sistemi değişikliği, mekanik bir adaptasyonla kullanabilirsiniz diye bir iddiamız var. Bunun operasyonel sahada faydası olacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.
Günün sonunda Songarların çoklu uçacaklarını bildiren Düzgün, “Operasyonel bir konseptte, caydırmak için bazen 5,56’ya ihtiyaç olacak. Bir yeri imha etmek istediğinizde ise Togan ile gidersiniz. Farklı farklı operasyonel konseptleri tek bir platformda nasıl toplarız yaklaşımıyla yola çıktık. Bunların 2-3’ünü sahada başarılı şekilde yaptık, diğerlerinin Ar-Ge faaliyetleri devam etmekte.” dedi.
İhracat için geri sayım
Düzgün, Songar’ın ihracatına yönelik çalışmalara ilişkin de bilgi verdi.
İhracat sürecinin çok kolay olmadığını, bugüne kadar farklı ülkelere 100’e yakın teklif sunduklarını söyleyen Düzgün, “İki ülkede ihracat yapma şansımız var. Yoğun şekilde bu iki ülkeye yoğunlaşmış durumdayız. Bu sene içinde imzalamayı bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
İnsansız kara araçlarına görüntüleme sistemi
Mustafa Barış Düzgün, elektro-optik alanında ise Songar için farklı faydalı yükler geliştirdiklerini, 2000’den fazla kara aracında da görüntüleme sistemlerinin kullanıldığını belirtti.
Görüntüleme sistemleri konusundaki çalışmalarını farklı bantları kapsayacak şekilde genişlettiklerini dile getiren Düzgün, son olarak zırhlı kara araçlarında elde ettikleri tecrübeden hareketle bu ürünleri insansız kara araçlarına entegre etmeye başladıklarını bildirdi.
AA
