GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener, “Kürsü delikanlısı Sayın Erdoğan, nefret ettiği merhum İnönü’nün Johnson mektubuna koyduğu postayı Biden’a koyamıyor. Beğenmediği merhum Ecevit’in, dünyayı karşısına alma kıymetine Kıbrıs’ta gösterdiği dirayeti Biden’a karşı gösteremiyor.” dedi.
Akşener, partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda ABD Lideri Joe Biden’in 1915 olaylarını “soykırım” olarak niteleyen tabirlerinin Türk milletini derinden yaraladığını belirtti.
Bu açıklamadan sonra vatandaşların gözü ve kulağının doğal olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çevrildiğini söz eden Akşener, “Türk devleti, bu haksızlık karşısında ne yapacak, nasıl bir tutum alacak, milletçe onu bekliyorduk. Fakat bir baktık ki başı bozulana posta koymakla övünen dünya başkanı gitmiş, yerine pek bir terbiyeli, pek bir şeker, pek bir minnoş, mister Erdoğan gelmişti. Rüzgar esse atarlanan Sayın Erdoğan, çıkıp da şöyle hakkıyla bir ‘Ey Biden sen kimsin be’ çekmek yerine ‘Sayın Biden’ demekle yetinmek zorunda kaldı. Hatta milletimiz için ar sorunu olan bu sorunun, aslında Sayın Erdoğan için haziranda yapılacak görüşmenin unsurlarından yalnızca biri olduğunu da bu vesileyle öğrenmiş olduk.” diye konuştu.
Türk milletinin, tarihine atılan bu çamura karşı devletin başından dirayetli bir duruş beklediğini lisana getiren Akşener, şunları söyledi:
“Rıza Zarrab için seferber olanların, en azından bir nota vermesini bekliyordu. Müzik notasına bile razıydık. Kürecik ve İncirlik üsleri ile ilgili bir atak bekliyordu. Güvenlik ve iş birliği protokollerini masaya yatırmasını bekliyordu. Sayın Erdoğan ise Biden’a kibarca sitem edip vere vere Ermenistan’a yaptırım sinyali verebildi. Yemezler Sayın Erdoğan. Ermenistan bu palavrası 100 yıldır söylüyor. Üstelik Erivan’la zati bir ait yok. Ayrıyeten o kelamı de Paşinyan değil, ailecek konutunda görüştüğün kadim dostun Joe Biden söyledi. Mevzuyu sektirip işin içinden sıyrılmanın, kaçıp saklanmanın manası yok. Sen 5 bin yıllık Türk devletini temsil ediyorsun. Korkma, yüreğini topla ve çık, milletimizin beklentisine nazaran iki çift laf et, iki adım at.”
Akşener, daha evvel memleket masası kurulmasını önerdiklerini, tekliflerinin kabul edilip gereğinin yerine getirilmesi durumunda bu tıp meselelerin ortaya çıkmayacağını savundu.
Meral Akşener, “Türkiye’yi ekonomik ve diplomatik alanda, o denli karanlık bir cendereye soktu ki bir çift laf edecek hamaseti bile kendinde bulamıyor. İşin en ironik yanı da ne biliyor musunuz? Kürsü delikanlısı Sayın Erdoğan, nefret ettiği merhum İnönü’nün Johnson mektubuna koyduğu postayı Biden’a koyamıyor. Beğenmediği merhum Ecevit’in, dünyayı karşısına alma değerine Kıbrıs’ta gösterdiği dirayeti Biden’a karşı gösteremiyor. Zerre hazzetmediği merhum Demirel’in, İncirlik Üssü’ne Türk Bayrağı çeken o dik duruşunun yanından bile geçemiyor. O lisanına sakız ettiği eski Türkiye’nin başbakanlarının memleketin sıkıntı vakitlerinde gösterdikleri devlet insanlığının kırıntısını gösteremiyor. Yazıklar olsun.” tabirlerini kullandı.
“Türk milleti senden bir adım bekliyor”
“Erdoğan’ın herkese yutturmaya çalıştığı yeni Türkiye’nin aslında yenik Türkiye olduğunu” sav eden Akşener, buna müsaade vermeyeceklerini, onuru için hayatını yok sayan bu aziz milletin boynunun bükülmesine seyirci kalmayacaklarını belirtti.
Güçlü, varlıklı ve keyifli bir Türkiye’yi inşa edene kadar uğraştan vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Akşener, şöyle devam etti:
“Sayın Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti bir kabile devleti değildir. Damadını sevdiğin kadar, Türkiye’yi de seveceksin. İstek Zarrab’ı kolladığın kadar, devletini de kollayacaksın. O beş müteahhidin kesesini keder ettiğin kadar, milletinin kesesini de kaygı edeceksin. Atadığın maharetsiz bakanların ardında durduğun kadar millet ve memleket çıkarlarının da gerisinde duracaksın.
O denli kürsüden tarih nutukları atıp, bildiğimizi bize anlatarak mevzuyu geçiştirmek yok. O denli kuyruğu kıstırıp milletimizi hazirandaki görüşmeyle oyalamak yok. Bağırma işini öfkeli küçük ortağına havale edip o denli kaçıp saklanmak yok. Türk milleti senden bir adım bekliyor. Türk milleti senden makamına yakışır bir biçimde yanıt vermeni bekliyor. Türk milleti senden kırk yılda bir devlet insanlığı bekliyor. ya oturduğun koltuğun ciddiyetiyle durumun gereğini yap ya da beceriksizliğini kabul et, özür lisana ve memleketi seçime götür. ya saray sefasını bırakıp işini yap ya da sandık gelsin, milletimizden yetkiyi alıp biz gerekeni yapalım. Bu kadar kolay.”
-“Hükümet, tam kapanma dayanak paketi açıklasın”
YETERLİ Parti Genel Lideri Akşener, AK Parti iktidarının her alanı olduğu üzere pandemi sürecini de yönetemediğini öne sürdü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı 18 günlük tam kapanma kararını gecikmiş de olsa olumlu bulduklarını lisana getiren Akşener, bu süreçte devletin, imkanlarını seferber edip milletinin yanında olması gerektiğini kaydetti.
“Hükümet tam kapanma takviye paketi açıklasın” diyen Akşener, şu tekliflerde bulundu:
“Paket kapsamında günlük ve haftalık çalışanlara, nizamlı geliri olmayanlara hemen dayanak sağlayın. Kapanma zorlayıcı sebep sayılsın, beyanname verme ve vergi ödeme yükümlülüklerini 1 ay erteleyin. Nisan sonu yapılandırma ödemelerini en son taksitten bir sonraki aya erteleyin.
Esnaf için kira stopajlarını sıfırlayın. Çek ve senetler 29 Nisan dahil, mayıs ayı sonuna kadar yazılmasın. İcra takiplerini mayıs ayı sonuna kadar durdurun. BDDK üzerinden kredi takip başlangıçlarını 1 ay daha uzatın. Düşük gelirli vatandaşlarımızın konutları ile küçük esnafımızın iş yerleri için nisan ve mayıs ayı elektrik faturalarını, kullanımları takip eden 6 aya yayarak tahsil edin. Belediyelere bağış kabul etme müsaadesi verin.”
Akşener, hane halkına kişi başı 500 lira hibe takviyesi, esnafa da çalışan başına 10 bin lira faizsiz ve bir yıl geri ödemesiz kredi verilmesi gerektiğini söyledi.
Sıhhat çalışanlarının sıkıntılarına da değinen Akşener, Kovid-19’un meslek hastalığı sayılmasını, salgınla uğraş ederken hayatını kaybeden sıhhat çalışanlarının şehit kabul edilmesini ve 3600 ek gösterge hakkının verilmesini talep etti.
“Öğretmenleri ek iş yapmak zorunda bıraktılar”
Atanamayan öğretmenler ile fiyatlı öğretmenlerin meşakkatlerini anlatan Akşener, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Eğitim ordumuz da tıpkı sağlıkçılarımız üzere sıkıntı çekiyor. Takımlı, kontratlı, fiyatlı üzere öteki diğer öğretmen takımları uydurdular. Her bir öğretmenimizi ek iş yapmak zorunda bıraktılar. Fiyatlı öğretmenlerimiz ders verdikçe fiyat alıyorlar. Bu periyotta eğitime orta verildiği için perişan durumdalar. Haftada 30 saat ders veren bir fiyatlı öğretmenin eline saati 19,70 liradan ayda yaklaşık 2 bin 300 lira para geçiyor. İşe bakar mısınız? Taban fiyatı iktidar belirliyor lakin tıpkı iktidar, öğretmenine taban fiyatın altında maaşı reva görüyor.
100 bin fiyatlı öğretmenimiz var. Eğitim ordumuzun 100 bin neferine ayda verilen fiyatın toplamı 230 milyon lira. Yılda 9 ay çalışabildiklerini farz edersek bir yıllık fiyatlarının toplamı 2 milyar 760 milyon lira. İktidar, evlatlarımızı emanet ettiğimiz 100 bin eğitim neferine bir yıl için 2 milyar 760 milyon lirayı çok görüyor. Fakat tıpkı iktidar yalnızca İstanbul Havalimanı’nı işleten şirkete 2020 yılı için 2 milyar 300 milyon lira garanti fiyatı ödemekten geri durmuyor. Yani uçmayan uçağın, o uçağa binmeyen yolcunun parasını ödemekten gocunmuyor. İşte size AK Parti’nin adalet anlayışı. İşte size, AK Parti’nin eğitime bakışı. İşte size dünün mücahidi, bugünün müteahhidi Sayın Erdoğan’ın millet sevgisi.”
Akşener, konuşmasının bir kısmında atanamayan öğretmen Cansu Güçlü’yü kürsüye davet etti.
Güçlü’nün akabinde konuşmasına kaldığı yerden devam eden Akşener, iktidara geldiklerinde sıkıntıları çözeceklerini argüman etti.
Akşener, TÜİK sayılarına nazaran genç işsizlik oranının yüzde 26,9’a çıktığını, geniş tarifli işsizlik oranının ise yüzde 44 seviyesinde olduğunu söz etti.
Gençlerin büyük bir çoğunluğunun Türkiye’den ayrılmak istediğini öne süren Akşener, “Aralarında Amerika’ya, Almanya’ya, Kanada’ya, İngiltere’ye giden çok. Lakin asıl acı olanı ne biliyor musunuz? Ukrayna’ya gidenler var. Romanya’ya gidenler var. Polonya’ya gidenler var. Çin’e, Tayvan’a hatta Vietnam’a gidenler var. Gençlerimizi iş bulup keyifli, huzurlu bir hayat kurabilmek için daha dünün demir perde ülkelerine gitmek zorunda bırakmak kadar utanç verici bir şey olabilir mi? Lakin ne yazık ki durum bu.” değerlendirmesinde bulundu.
Meral Akşener, yol haritaları ve projelerinin hazır olduğunu, iktidara geldiklerinde bunları tek tek hayata geçireceklerini söyledi. Her mahalleye çocukların yeteneklerini ve isteklerini küçük yaştan itibaren tespit edecek meslek planlama merkezleri kuracaklarını anlatan Akşener, “Ülkemizde meslek liselerinde okuyan gençlerimiz sistemsiz ve teminatsız bir çıraklık süreci ile karşı karşıya. Meğer mesleği öğrenmek ve tecrübe kazanmak açısından çıraklık, çok değerli bir kavramdır. Çıraklara personel niteliği tanıyarak, iş ve toplumsal güvenlik maddelerinin kapsamına alınmalarını sağlayacağız.” dedi.
Öte yandan, Akşener, partisine katılan 21. Devir MHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Ay’a rozet taktı.
(Bitti)
Kaynak: Anadolu Ajansı / Adem Balta
