MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli, “Biden sahiden baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır. Türk milletine kelamda soykırım gölgesi düşürmek, mazisi toplu cinayetlerle, katliamlarla ve neden olduğu insani felaketlerle dolu bir ülkenin harcı değildir, haddi değildir, hakkı değildir.” dedi.
Bahçeli, partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Kıbrıs’ta bağımsız, eşit, hükümran iki devletli tahlilden öteki bir yol kalmadığını belirtti.
Adil, adaletli, hakkaniyetli, kalıcı ve eşitlik prensibine dayalı bir tahlil isteniyorsa yegane dermanın bu olduğunu lisana getiren Bahçeli, “KKTC’nin bir evvelki Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, Cenevre sürecini baltalamak için devreye girmesinin, ayıplı bir üslupla mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı hayasızca eleştirmesinin uyuyan Komünist hücrelerin tekrar harekete geçtiğinin işareti” olduğunu söyledi.
Bahçeli, “Nereye ve kimlerin bataklığına aktığı az çok belirli olan bu ahmağın, Sayın Tatar’a yönelik ‘Cenevre’de Türkiye’nin papağanı olacak’ açıklaması tam manasıyla EOKA’cı bir ağzın hezeyanıdır. Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar papağan değildir, Kıbrıslı Türklerin hak ve çıkarlarını ulusal hassasiyetlere muvafık biçimde savunan bahadır bir yürektir.” değerlendirmesinde bulundu.
“Kıbrıs’ı ayak oyunlarıyla Rumların üzerine geçirmek için elinden geleni arkasına koymayan Akıncı ve zihniyetine yakışan tek sıfatın Rum Palikaryalığı” olduğunu söz eden Bahçeli, “Rum’un tasmasını başına geçiren vatansızların tahrik ve tertiplerine aldanacak yoktur.” diye konuştu.
“Biden sahiden baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır”
Bahçeli, ABD Lideri Joe Biden’ın sonunda lobilerin oyuncağı, diasporanın tutsağı olduğunu 24 Nisan günü tarih cinayeti işleyerek, palavraya sıkı sıkıya sarılarak ispat ettiğini belirtti.
Devlet Bahçeli, Biden’in 24 Nisan 2021 tarihli yazılı açıklamasının tarihe kara bir leke üzere düştüğünü, Türkiye-ABD ortasındaki diyalog köprülerini dinamitlediğini söyledi.
“Bizim sıkıntımız ABD halkıyla değil, Beyaz Saray’a çöreklenmiş zulüm bekçileriyledir.” diyen Bahçeli, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Biden gerçekten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır. Türk milletine kelamda soykırım gölgesi düşürmek, mazisi toplu cinayetlerle, katliamlarla ve neden olduğu insani felaketlerle dolu bir ülkenin harcı değildir, haddi değildir, hakkı değildir. Biden’in kelamda soykırım beyanı Türk milleti nezdinde kararsızdır, yazılı açıklaması sırf kağıt modülünden ibarettir. Zira tarihimizin hiçbir devrinde mahcup olacağımız, hesabını vermekten kaçınacağımız, yüzümüzün kızaracağı, başımızı öne eğecek bir suça, bir trajediye, bir barbarlığa, bir vahşete imza atmadık, böylesi bir yanlışın tarafı ve faili olmadık.
Biden, 24 Nisan tarihli yazılı açıklamasının iki yerinde soykırımdan bahsetmiş, 1915 olaylarında hayatlarını kaybedenleri onurlandırdıklarını lisana getirmiştir. Biden iftira kampanyasına kurşun askerlik yapmakla kalmamış, bir de ‘Konstantinopolis’ ibaresini kullanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda bu türlü bir isimlendirmeyle anılan bölge yahut bir kent yoktur. Bizim İstanbul’umuz vardır ve dünyanın en büyük Türk kentidir.
Okyanus ötesinden bakınca nasıl gördüklerinin, neyi görmek istediklerinin bizim nazarımızda bit kadar kıymeti olmayacaktır. Konstantinopolis sayfası 568 yıl evvel kapanmıştır. Sözgelimi, tarihi geriye sarıp 1453 kurallarına dönsek bile dünyayı titreten, gemileri karadan yürüten, toplarla kalın surları döven mutlak ve muzaffer bir Türk varlığını yalnızca beşeriyet değil, mahlukat bile tasdik ve teyit edecektir. ABD idaresine soruyorum, pekala siz neredeydiniz? Ne yapıyordunuz? Avrupa’dan kaçanlar yahut sonu meçhul bir maceraya atılıp okyanusları aşanlar bile o tarihlerde şimdi ortalıkta görülmüyordu. Şu anda yaşadığınız coğrafyanın asıl sahipleri, hatta derilerinin renginden ötürü katlettiğiniz milyonlarca insan memnun ve huzurlu bir biçimde hayatlarını idame ediyorlardı.
Bay Lider, Beyaz Saray’da Cumhur İttifakı’nı nasıl yıkarım, zillet ittifakını nasıl kollarım, Türk tarihini nasıl karalarım diye hesap yapmayı bırak ve şunu aklından çıkarma ki Türk milletine kelamda soykırım iftirası atacak en son ülke bile siz değilsiniz. Kısacık melez tarihinizde kaç rezaletlere imza atan ülke olduğunuzu hatırlayarak, gerçeklerle yüzleşmeniz bizatihi sizi onurlandıracaktır. Dünyada güçlünün hukuku değil, hukukun gücü hakimdir. İnsanlık onuru, insanlığın ortak mirası ABD’den katbekat büyüktür.”
(Sürecek)
Kaynak: Anadolu Ajansı / Ahmet Alp Özden
